İyi ya sığacağız tabuta

Sabahları doğan güneşle yıkadım yüzümü.

Kuşların cıvıltısıyla,

Okula yetişmeye çalışan çocukların

Uykulu ve saf yüzleriyle yaptım kahvaltımı.

Öğlen iyi insanların tebessümleri

ve yeşil olan herhangi bir şeyle,

Akşama yakın her canlının elzemi

Maviyle geçiyordu zamanım.

Hava kararınca yağmur çekerdi canım.

Bol bol müzik dinlerdim ve her düşüncemde sen vardın.

Vücudumdan geçen hayalin haddi hesabı yoktu gün içinde.

Böyle beslenmiştim işte.

Bundan, bir zamanlar uzundum aşkta.

Yetmişimdeyim şimdi ve iki büklüm halde.